Yeniçağ yazarı Arslan Bulut, Metal yorulmadı, Erdoğan
yordu! Başlıklı yazısında Erdoğanın 15 yıldır benzer bir dil kullandığı iddiaa
ederek Akp’yi de doğuda yaşanan bir hayvan dolandırıcılığı olayına benzetti.
Bulut, Erdoğan’ın yıllardır benzer bir söylem kullandığı bazen
kelimelerin yerini değiştirerek bazen eş anlamlısını kullandığı ancak yeni bir
şey üretemediği,kamu mallarını ve hazine arsalarını satarak ,Katar gibi
ülkelerden kredi devşirerek günü kurtardığını iddiaa etti.Ayrıca Erdoğan
konuşmalarında seçim mesajını verdiğini erken seçim olasılığı olduğu yazdı..İşte
Arlan Bulutun Yazısından Bir Bölüm;
Zaman zaman görüşlerini paylaşan Dr. Ali Bektaş diyor
ki, "Erdoğan'ın 15 senedir söylemi aynı. Konuşmalarda kelimeler yer
değişmiş, eş anlamlısı kullanılmış, bazı farklı süslemeler yapılmıştır.
Erdoğan'ın yeni bir şey üretmediği, 15 sene öncesi ile bugün arasında değişen
bir şey olmadığı anlaşılmıştır. 15 yıldır, kamu mallarını satarak, değerli
hazine arsalarını satarak, Katar gibi ülkelerden krediler devşirerek günü
kurtaran AKP, okyanusu kuruttu, kaynakları tüketti. Son günlerde R. Tayyip
Erdoğan'ın çabası ve il il dolaşarak seçim mesajları vermesi aslında bir erken
seçim hazırlığı. Erdoğan, 2018 yılı içerisinde baş gösterecek ekonomik
olumsuzluklardan korkuyor. Yine muhalefeti hazırlıksız yakalamak, yeni
kurulacak partiye de fırsat vermemek istiyor. AKP, şark kurnazlığı ile Arap
Milliyetçiliği yapacağına Türklüğün ipine sarılsaydı, belki
kurtulurdu."***"Konuyla ne ilgisi var" diyenler olabilir ama
Bingöl'ün Karlıova İlçesi'nde, kendilerini "hayvan tüccarı" olarak
tanıtan, kimlikleri henüz belirlenemeyen 3 kişi, önce Kantarkaya, Tuzluca,
Mollaşakir, Geçitli, Viranşehir, Harmantepe, Çukurtepe, Kumbet, Ortaköy ve
Suçatı köylerindeki üreticilerden az sayıda küçükbaş hayvan satın aldı.Bu
şekilde köylülerin güvenini kazanan "hayvan tüccarları", daha sonra
birçok üreticiden, parasını 10 gün sonra ödemek üzere, yaklaşık 2 milyon lira
değerinde 3 bin küçükbaş hayvan aldı. Aradan 20 gün geçmesine rağmen bu
kişilerden haber alamayan üreticiler, savcılığa suç duyurusunda bulundu.Bu
dolandırıcılık yöntemini bütün Türkiye'nin biliyor olması gerekir. Meselâ iki
yıl önce, Trabzon köylerindeki hayvan yetiştiricilerinin aynı yöntemle
dolandırıldığını duymuştum! Bu tür duyumlar, Karlıova'ya hiç mi
ulaşmadı?***Aslında, AKP iktidarı, başlangıçta halkın oylarını aynı yöntemle aldı.
Fakat İslâm üzerinden yaptıkları propaganda "Çalayiler ama namaz da
kılayiler"e dönüştüğü için geriye iktidar nimetlerinden pay vermekten
başka çareleri kalmadı!Şimdi Tayyip Erdoğan, AKP Genel Başkanı sıfatıyla
"Teşkilatlarımızın bir kısmında metal yorgunluğu emareleri gördüğümü
çeşitli defalar dile getirdim. Milletimizin bizden beklentilerini
karşılayabilecek donanıma ve dinamizme sahip arkadaşlarımızla yolumuza devam
edeceğiz" diyor.Referandumdan önce, yerel ölçekte siyaset yapan
arkadaşlarımızdan, "AKP il ve ilçe teşkilatları isteksiz" bilgisi
geliyordu.AKP'nin 16 Nisan referandum sonuçlarını analiz etmek için kurduğu
komisyonun raporunda da "hayır" oylarının beklenenden yüksek
çıkmasında anayasa değişikliğiyle getirilen düzenlemelerin halka iyi anlatılamadığının
etken olduğu vurgulanırken, bunun sebepleri arasında "parti yöneticileri
ve hükümet üyelerinin yeni sistemi içselleştirememesi" sayıldı.Anlaşılan
AKP yöneticileri ve bakanlar, Cumhurbaşkanlığı sistemi denilen ucube
düzenlemenin faydasına inanmadı! İnsan, inanmadığı davayı ne kadar savunur?
Başka bir insanı yüceltmek, başkan yapmak, tek başına dava değildir! AKP
yöneticileri de bir kişinin isteklerine boyun eğmekten sıkıldı artık.
İsteksizliğin, metal yorgunluğunun sebebi bu! Yorgunluğa sebep olan bizzat
Tayyip Erdoğan'ın kendisi!Tabii bunu duymak bile istemeyebilir!***Erdoğan,
parti teşkilatlarında, görevleri gençlere devretmekle bu yorgunluğa bir çare
bulacağını zannediyor ama gençlere de uğruna mücadele edecekleri bir dava
lâzım! AKP'nin davası var mı? Var elbette ama bugüne kadar gizli tutuluyordu.
Şimdi davanın, "Yeni bir devlet kurmak olduğu" herkes tarafından
anlaşıldı. AKP'li siyasetçi de bu davanın ülkeye ve dolayısıyla kendisine,
ailesine, çocuklarına, torunlarına zarar vereceğini görüyor! AKP'li siyasetçi
artık Erdoğan'ın gizli gündeminden korkuyor!"Metal yorgunluğu"
denilen isteksizliğin sebebi işte bu "korku"dur!